Patatesi Daha Çok Tüketmeniz İçin 4 Neden
Avrupa’ya 16. yüzyılda Güney Amerika’dan getirilen patatesin kıtanın en önemli temel besinlerinden biri haline gelmesi için 150 yıl geçmesi gerekti. Günümüzde patates tüketiminin en yüksek olduğu bölgeler Orta ve Doğu Avrupa olup 2005 yılında kişi başına ortalama 94 kg tüketilmişti. Patatesin belki de hiç bilmediğiniz ilginç ve önemli yönleri bu besine olan bakış açınızı değiştirecek:
1. Patates haşlandığında veya fırında pişirildiğinde hemen hemen yağsız bir gıdadır. Patatesin enerji sağlayan ana besin öğesi, nişasta formundaki karbonhidrattır. Karbonhidratlar vücudun başlıca enerji kaynağıdır ve gün içinde kullanılan kalorilerin en az yarısı karbonhidratlardan karşılanır. Günlük tüketilecek karbonhidratların bir kısmını patatesten almak aynı zamanda hatırı sayılır miktarda mikrobesin ögesinin alınmasını da sağlayacaktır. Patates az miktarda protein de içerir: 180 gramlık orta boy haşlanmış patateste 3 gram kadar protein bulunur (Tablol 1). Bu miktar, bir yetişkinin günlük protein ihtiyacının %10’undan daha azına karşılık gelse bile, patates lizin ve triptofan amino asitleri için iyi bir kaynaktır. Süt veya yumurta ile beraber kullanıldığında yüksek kalitede proteinli bir besin haline gelir.
2. Patates bir lif-posa kaynağıdır. Lif tokluk hissine katkı sağlar ve sindirim sistemini destekler. 180 gramlık bir porsiyon haşlanmış patates yaklaşık 3 gram lif içerir, bu da tavsiye edilen günlük lif alım miktarı olan 25 gramın %10’undan fazlasına denk gelir. Pişmiş patatesi kabuğuyla yemekle alınan lif miktarı artar. Ancak lekeli veya rengi bozulmuş kabukların yenmemesine dikkat edilmelidir. Yeşil renkte lekeler fazla miktarlarda alındığında sağlık sorunlarına yol açabilen “solanin” maddesini içerir. Patatesteki nişastanın küçük bir miktarı sindirime direnç gösterir (buna “dirençli nişasta” denir). Bu durum özellikle patates salatası gibi patatesin pişirildikten sonra soğuk halde yendiği hallerde ortaya çıkar. Dirençli nişasta vücutta life benzer şekilde davranır ve kandaki şeker (glikoz) ve yağ (lipit) seviyesinin kontrolünde yardımcı olabilir.
3. Patates iyi bir C vitamini kaynağıdır. Orta boy bir haşlanmış patates (180 gram), yetişkin bir bireyin C vitamini ihtiyacının 1/8’ine kadar olan, yaklaşık 10 mg C vitamini içerir. Turfanda patates bu miktarın yaklaşık iki katına sahiptir. Dolayısıyla bir porsiyon patates yetişkin bir bireyin C vitamini ihtiyacının yaklaşık 1/4’ünü ihtiva eder. Her ne kadar C vitamini içeren pek çok meyve ve sebze bulunsa da tüketilen diğer nişastalı besinlerin hiç biri patates gibi önemli bir kaynak değildir. C vitamininin ısıya duyarlı olmasına ve pişirme sırasında bir ölçüde bozulmasına rağmen, pişmiş patateste hala yararlı C vitamini kaynağı olmasına yetecek miktarda bulunur. C vitamini sağlıklı cilt, dişler, dişeti, kaslar ve kemikler için gereklidir ve demir emilimine yardımcı olur. Ayrıca, C vitamini vücutta antioksidan işlevi görür. Sarı, turuncu veya mor renkli patatesin yanı sıra tatlı patates, karotenler veya flavinoidler gibi diğer antioksidanlardan da önemli miktarlarda içerir.
4. Patates ayrıca çeşitli B grubu vitaminler için de bir kaynaktır. Ortalama porsiyon bir haşlanmış patates (180 gram) B1, B6 vitaminleri ve günlük alınan folik asitin 1/6’sından fazlasını ihtiva eder. B grubu vitaminleri vücutta enerji sağlayıcı işlemlerde görev alır. Sağlıklı cilt ve sinir sisteminin gelişmesini destekler. Folik asit hücre gelişimi ve büyümesi için gereklidir. Bu vitaminin özellikle hamilelik öncesi ve sırasında yeterli miktarda alındığından emin olunmalıdır. Folik asit ayrıca kırmızı kan hücrelerinin üretimi için de gereklidir.